içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Günümüz Ticaretinde Güven Sorunu

Düşünsenize… 30 yaşında, yurt dışında yaşayan yeni yetme bir çocuk geliyor ve size yurt dışına açılmanızı, şirket kurmanızı ve ihracatı artırmak adına kendi yönlendirmeleri ile yeniden markalaşmanız gerektiğinden bahsediyor. İnanılır gibi değil!

Sahiden de öyle... Şu anda benim ve şirketimin geldiği noktada karşılaştığımız en büyük sorun, kişilerin dolandırılmaktan korkmaları. Beş yıldır, birçok Türk şirketinin kapılarının farklı ülke ve şehirlere açılmasında katkı sağlayan biri olarak, Türk insanının güncel durumunu bir cümle ile ifade etmem gerekse “Türk halkı kadar herkese güvenmek isteyip hiçkimseye güvenemeyen, güvenmeyen pek az millet vardır.” diyebilirim. Peki kişilere güven ticarette gerçekten bu kadar önemli mi?

Elbette, başarılı bir işin varlığından söz ediyorsak. İşin başarılı olması, sonuca ulaşabilmek bunlar yeteneğe duyulan güven ya da güvensizliklerdir. Fakat her adımda dolandırılma korkusu?

Kanada ve Singapur ticari güveni, kendi ticari kanunları ile koruma altına almış birçok gelişmiş ülkeden sadece birkaçı. Bu gibi ülkelerde; sistem çok hızlı ilerlerken hem olası bir durumda devlet mağdur tarafın zararını karşılıyor hem de mağduriyete yol açan taraf ile birebir hesaplaşıyor. Bu durum, insanların birbirine ve devlete olan güveninin temelini inşa ediyor. Devlet güvencesine sahip olduğu hissettirilen toplum bireyleri, emin adımlarla ilerleyebiliyor dolayısıyla her şey daha da kolaylaşıyor.

Kendi içerisinde güven bağı bulunmayan ülkeler, o ülkeye gelecek yabancı yatırımcı için de oldukça büyük sorun teşkil ediyor. Yatırımcılar; dilini bilmediği ve kültürünü tanımadığı ülkede, ayrıca yasalarda da birçok açıklık olduğunu fark ettiğinde, rota değişikliğine gidiyor. Ürünleri satın alan kişiler için de bu büyük bir sorun teşkil etmekte. Satın alınan telefonun içerisinden salatalık çıkabildiği günümüzde, kişiler aldıkları ürünün değeri ve riski arasında sıkışıp kalıyorlar.

Yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye’de yaşayan tüketiciler, yurt dışından alınan ürünlerin onlara sorunsuz ulaşma olasılığını daha yüksek görüyorlar. Peki, bu durumu düzeltmek için ne gibi reformlar yapılmalı ? Nelerin değiştirilmesi gerekir?

Maalesef, bunun tek bir cevabı yok fakat zincirleme şeklinde sürüp giden hatalar ve yanlışlar silsilesinin en başından yola çıkılarak, daha hızlı ilerleyen ve daha çabuk ulaşılabilen bir ticari koruma yasası oluşturulabilir. Çeklerin karşılıksız çıkmasında, kişilerin hapis cezası almaması gibi caydırıcılığı olmayan durumların yerine, ömür boyu ticaretten men edilme gibi yaptırımlar getirtilebilir.

Eğer amacımız daha gelişmiş ve büyük bir ekonomi ise önceliğimiz güven sorununu ortadan kaldırmak olmalıdır. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Salim Cam / 27-01-2020 19:13

Adam bey, bizler size hep guvendik. Ve guvenmeye devam ediyoruz. Lutfen bu sekilde devam

FACEBOOK YORUM
Yorum