içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Bu dünyada yaşam

 Dünyanın varoluşundan beri kaç insan dünyaya geldi. İnsan dünyanın bugünkü haline gelinceye kadar ne evrelerden geçti.

İlk önceleri hayatında varlığını koruyabilme ve beslenme çabası oldukça güç şartlar altında iken çoğaldıkça ‘’daha iyi şartlarda yaşam’’ çabasına girişti. Çoğaldı çoğaldı. Çoğaldıkça kalbini kapattı, gözünü açtı. O kadar açtı ki kavga başladı. Örnek olsun diye ona rehber olarak gönderilenleri bile hiçe saydı. Yaşamını kolaylaştıran, güvence altına alan hayatını hiçe sayan ona örnek özel insanların sırtından geçindi hep.

İcat ettikçe içini hırs bürüdü, hırs insandan insana aktı. Her değişimde hırsını daha da biledi. Hâla ölüp doğuyordu. Yeniden yeniden doğarken parayı icat etti. Hala ölüp doğuyordu. Para ayrıcalığı, ayrıcalık egosunu körükledi. Yaşamını para ile eş değerledi. Paranın kölesi oldu ve para insanı satın aldı.

Eskiyi hep sildi, hep yeninin esiri oldu. Hastalıklardan öldü. Sonra yine doğdu. Milyarlarcası kayıt altına alınırken, milyarlarcası kayıttan düştü. Elektriği icat etti. Çok çalıştı. Durmadan çalıştı, daha iyi için hep çalıştı. Oysa daha iyi, zamana bağlıydı kendisi ise periyodik olarak ölüp doğan. Yeni doğana da cahilliğinden kibirinden hep kendi yazılım programını yükledi, her doğanın saflığını da taa en başından yok etti.

Tarım ile sağlıklı yaşam varken sanayi devrimi gözünü boyadı toprağını 3 kuruşa sattı daha geniş alanlara yayıldı. Köle oldu. Doğduğunda istikrarlı çoğalmayı unuttu. Çoğaldı. Çoğaldı. Çoğaldıkça esir etti, esirleşti. Çoğaldıkça topraktan koptu, betonlaştı. Betonlaştıkça kafesleşti, kafesleştiğinin hiç farkına varmadı.

Öldü doğdu. Öldü doğdu.Televizyonu icat etti. İllüzyon milyonları sardı .İnsan televizyona girdi. Televizyonun içinde yaşamaya başladı. Önce özünü ve maneviyatını sonra rotasını kaybetti. Hiç kullanmadığı insanlığını tamamen unuttu. Otomatik pilotta kendine has rüyada yaşamaya başladı.

Dijitale geçti. Dünyayı paylaşamadığı için milyon milyon yok oldu. Mutsuz var olmaktan şuursuzlaştı. Sapkınlaştı. İlk varoluşundan son güne, çok ışıklı bir dünyada insanlığı teknolojiye yükledi. Oysa hafızası kadar bilgiliydi. Hala doğup ölüyordu. Doğup öldü. Doğup öldü. Zaman ilerledi yenilikler çoğaldı. İnsan ilerleyemedi. Yaradılışının gizemi çözümlenmeye doğru giderken yaratılmış en muhteşem canlı, insan, ilkel kaldı.

İnsan teknolojiyi ilerletti, teknoloji insanı ilerletemedi. Değerlerini kaybetti. En korkunç olanıda birbirini yok etmeyi, sistemin bir parçası saydı. Ne insan oldu, ne sosyal, ne sanal. Erdemi maddeye değişti. Saygıyı yok etti. Egosunun kölesi oldu. Hiç büyümedi. İnsan olmaya çalışanları hiç istemedi, nefret etti. Hep ötekileştirdi. Kötüledi.

‘’Sofi'nin Dünyası’’nda denildiği gibi, bir kalıptan çıkma olduğu halde hep beğenilme, hep üstün olma dürtüsü onu çok tehlikeli acımasız bir canlı yaptı. Beynini kullanmayı öğrenemediği, iç dünyasındaki zenginliği göremediği için hep dürtüleri ile yaşayan ‘’insan hayvan’’ olarak kaldı. Çoğu, her nimetinden faydalandığı gezegenindeki her canlıya bile bile zarar verdi. İnsan insana muhtaçken, insan insanı itti.

Zaman hala ilerliyor. İnsan, evet hâlâ var, yaşıyor ama binlercesi içinde sayılı..İnsanca yaşam sürenlere sevgilerimle..

Daha güzel 29 Ekim' lerde birlikte daha sağlıklı daha mutlu daha bilinçli olabilmek ümidiyle..

   

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum