içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Ramazan: Ruhu Temizleyen Bir Ay

Bugün Oniki ayın en şereflisi, "Sultanı" Ramazan-ı Şerif'e ulaşmamız hasebiyle köşe yazımı, onbir Ay'ın sultanı Ramazan ayına ayırmamın onur ve gururu ile yazıma başlamak istedim.

Ramazan ayı, Merâkıl-felâhdaki hadis-i şerifte; "Ay'ı görünce oruç tutunuz! Tekrar görünce, orucu bırakınız!" buyuruldu. Bu emre göre, ramazan ayı, hilâlin yani yeni ayın görülmesi ile başlar.

Ramazan, İslam dünyasında müslümanların özel bir aylık ibadet ve maneviyat zamanı olarak kabul edilir. Her yıl İslam takvimine göre değişen bu ay, müslümanları bir araya getirir ve birçok önemli ibadeti içinde barındırır. Oruç tutma, bu kutsal ayın en belirgin özelliklerinden biridir. Oruç, sadece bedensel bir ibadet değil, aynı zamanda manevi bir deneyimdir. Gündüzleri yemek ve içmekten uzak durarak, müslümanlar sabrı, dayanıklılığı ve kardeşlik duygularını pekiştirirler. Ramazan, sadece açlık ve susuzluğun bir sınavı değil, aynı zamanda kişisel gelişim ve ruhsal temizlenmenin bir fırsatıdır.

Bu kutsal ay, insanların hayır işleri yapmaya, sadaka vermeye ve yardımlaşmaya daha fazla yönelmelerini teşvik eder. Müslümanlar, Ramazan ayında toplumlarına daha fazla hizmet etmek, yardıma muhtaç olanlara destek olmak için çaba gösterirler. Bu, insanların birbirleriyle olan bağlarını güçlendiren ve toplumsal dayanışmayı artıran önemli bir unsurdur.

Bu itibarla İzmir Tarihi Basmane Hatuniye Yardım Derneği Aşevi'miz, Basmane semtinde kimsesizlere, evsizlere sokaklarda kalanlara tüm yıl verdiğimiz iki veya üç çeşit sıcak yemek, çocuklu ailelere her ay'ın ilk Cuma günü 3 kg et, erzak, nakdi yardım ve burs yardımlarımız Ramazan ayı'nda katlanarak devam ediyor.

Mübarek Ramazan ayı'nda sokakta, metruk binalarda veya ucuz konaklama yerlerinde kalmalarına rağmen müslümanın şiarı oruç ibadetlerini ocak, kap kacak ve parası olmamasına rağmen yerine getiren kardeşlerimiz için Ramazan boyunca  sabahları "sahur", akşamları "iftar" hizmetimiz devam etmektedir.

Ramazan aynı zamanda bir maneviyat ve ibadet maratonudur. Müslümanlar, geceleri yapılan teravih namazlarıyla Allah'a yaklaşmaya çalışırlar. Bu ibadetler, kişinin manevi bağlarını kuvvetlendirmesine ve kendini daha fazla ibadetle meşgul etmesine olanak tanır. Ramazan ayı, ruhsal bir tazelik ve arınma fırsatı sunarak müslümanlara bir yıl boyunca sürecek olan manevi güçlerini artırma imkanı verir.

Ancak Ramazan, sadece ibadet ve oruç tutmanın ötesinde bir anlam taşır. Bu ay, insanlara kendilerini değerlendirme ve olumlu değişiklikler yapma fırsatı sunar. Kötü alışkanlıklardan vazgeçmek, hoşgörü ve sabır konularında gelişmek, insanın kendini tanıma ve geliştirme yolculuğunda Ramazan, bir rehber rolü üstlenir.

Sonuç olarak, Ramazan sadece yemek yememe ve içmeme ayı değil, aynı zamanda manevi bir yolculuğun başlangıcıdır. Bu ay, insanlara bir araya gelme, dayanışma, paylaşma ve ruhsal arınma fırsatları sunar. Oruç, sadece bedeni değil, ruhu da temizler, insanları daha iyi birer birey haline getirir ve toplumlarını güzelleştirir. Ramazan, maneviyatın ve hoşgörünün zirveye çıktığı bir aydır, bu sebeple bu kutsal ayı en iyi şekilde değerlendirmek her müslüman için bir fırsattır.

Oruç ibadetinin temel hedefi insanları takvaya eriştirmektir. Bu, bizzat Kur'an-ı Kerim'de “Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız ve takvaya erişmeniz için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı…” (Bakara: 2/183–184) şeklinde ifade edilmektedir.

Ay'ların Sultanı Ramazan

Kur'an-ı Kerim bu ayda indirilmeye başlanmıştır. Bin aydan daha hayırlı olarak kabul edilen Kadir Gecesi bu ayın içindedir. Oruç İslam'ın beş temel şartından birisidir ve Ramazan ayında tutulur.

"Ramazan ayı insanları kurtuluş yoluna götüren, doğruyu yanlıştan ayıran Kur'an'ın indiği aydır." (Bakara suresi, ayet 185)

Oruç Tutmanın Faydaları: Bilimsel Araştırmalar

Oruç tutmanın faydaları dini olarak da altı çizilen bir konudur ve elbette fiziksel faydalarının yanında kamil insan olma yolunda da yararları çoktur. Kutsal bir görev olan oruç tutmanın manevi faydaları sayılamayacak derecede fazla. Fakat “oruç tutma” eyleminin ibadet harici bir yüzü daha var. O da bilimsel anlamda vücudumuza kattığı yararları kapsıyor. Bu da aslında oruç tutmanın faydaları din açısından incelendiğinde görülebileceği gibi sağlık için önemli bir alışkanlık olarak görülmesini destekliyor.

Oruç faydaları, her geçen gün yapılan araştırmalar çerçevesinde daha büyük önem kazanıyor. Bu nedenle Ramazan'ı kucak dolusu sevgiyle karşıladığımız şu zamanlarda oruç tutmanın faydaları:

  • Yağ yakımını hızlandırır.

  • Mide ve bağırsakları dinlendirir.

  • Kötü kolesterolü düşürür.

  • Karaciğer sağlığına iyi gelir.

  • Kan şekeri ve insülin direncini dengeler.

  • Vücudu toksinlerden arındırır.

  • Zihin fonksiyonlarını güçlendirir.

  • Vücudu zor şartlara karşı güçlendirir.

  • Cildi canlandırır ve parlaklık verir.

  • Bağışıklık sistemini güçlendirir.

  • Kalp sağlığını korur.

  • Enflamasyonu azaltır.

  • Hücreleri onarır ve yaşlanma etkilerini geciktirir.

  • Büyüme hormonu salınımını destekler.

İnsanoğlunun dünyadaki yürüyüşünü sona erdiren, hayata anlam katıp onu yaşanılır kılan, ruhun cesetten ayrılışının resmi olan ölüm gerçeğidir. Nitekim dünya ve ukbâ rehberimiz Kur’an-ı Kerim’in; “O, hanginizin daha güzel amel işleyeceği konusunda sizi imtihan etmek için ölümü ve hayatı yaratandır…” (Mülk, 67/2) ayetinde açıkça beyan edildiği üzere Rabbimiz, ölümü hayata takdim ederek bu gerçeğe işaret etmiştir.

Ölümün ardından insana açılan âhiret hayatı insan nefsinin değişmez isteği, ölümsüzlük yani ebedi yaşama ve daimi mutlu olma arzusudur. Nitekim şeytanın insanoğlunu, ona ebedilik vadederek kandırmaya çalıştığı ayetlerle bildirilen bir husustur. (A’râf, 7/20) Geçici dünya hayatı için büyük bir yanılsamadan ibaret olan insanın ebedilik beklentisi, bizlere her şeyi apaçık bir şekilde gösterip rehberlik eden kitabımız Kur’an-ı Kerim'deki (Şuarâ, 26/128, 129, 130). "Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız? O muazzam yapıları dünyada ebedî kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz? Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? İçlerinde ebedi yaşama ümidiyle sağlam yapılar mı ediniyorsunuz?" sorusuyla yalın bir şekilde gözler önüne serilmiştir.

"Allah’ın sana verdiğinden âhiret yurdunu kazanmaya bak ve dünyadan nasibini unutma! Allah sana ihsan ettiği gibi, sen de insanlara ihsanda bulun. Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışma! Şüphesiz Allah bozguncuları sevmez.” (Kasas Sûresi, 28/77)

İbadet mevsimi Ramazan’da takva azığımızı artırmaya katkıda bulunmasını arzu ediyor; iyilik ve doğruluk yolunda yaşadığımız bir hayatın âhiretimizi mamur etmesi temennisiyle, bizleri sırât-ı müstakîm çizgisi üzerinde sabit kılmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Ramazan Ayı'nın İslam alemine, ülkemize insanlığa Barış, Huzur, Bol Bereket, Helal Rızıklar, diliyorum.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum