içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Devlet Bahçeli'nin Türkiye Yüzyılı Çabası

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yine ezberleri bozdu ve "Türkiye Yüzyılı" adına önümüzdeki süreçte aşılacak eşiklerin mesajlarını aleni bir şekilde verdi… Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı bir açıklama herkeste şok etkisi yaratmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan "bu benim son seçimim" diyordu ve hemen ardından ekliyordu "bundan sonrasını bizden sonrakilere emanet ediyorum…"

Aslına bakarsanız böyle bir açıklamanın olacağını son bir yıldır neredeyse herkes bekliyordu fakat 31 Mart öncesi olacağını şahsen ben beklemiyordum.

Ben söylemiştim demekten ziyade yeri geldiğinde hatırlatmayı ve böylelikle mevcut tabloyu daha doğru bir şekilde gözler önüne sermeyi tercih eden biri olarak, geçtiğimiz yıl kaleme aldığım “Türkiye Yüzyılı en çok MHP’ye yakıştı” başlıklı yazımı anımsayalım istiyorum.

Ve o yazımdan yine yaklaşık bir yıl önce köşemde yer verdiğim “farkında mısınız Milliyetçi Hareket Partisi herkesten ve her şeyden önce Türkiye Yüzyılı’na giriş yaptı” dediğim yerdeyim halâ…

Evet neredeyse iki yıldan bu yana “bu duruşu alenen ilk kez yazan-anlatan biri olarak” MHP’nin ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Türkiye Yüzyılı” yolunu kimselerin bir türlü göremediği için anlamlandıramamasına değiniyorum. Evet bu analizleri iki yıldır dillendirsem de Devlet Bahçeli’nin bu yöndeki çabalarını 2016’dan bu yana takip ediyorum ve değerlendirme notlarımı alıyorum.

Bahçeli’nin “Türkiye Yüzyılı” yolunu görememe/anlayamama durumu uzun süre önce başlamıştı aslında bu sebepten “keskin kanattakilerle” MHP’nin yollarını ayırdıkları olmuştu. Devlet Bahçeli’yi suçlayanlar, MHP bitti sandıktan çıkamaz diyenler ve negatif yönde dahasını diyenlere karşı bir siyaset bilimci olarak yine şu öngörüyü savunmuştum; “herkes MHP bitti dese de ben tam aksini görüyorum ve 2023’te sandıktan MHP’nin güçlenerek çıktığını göreceğiz…”

Ki öyle de oldu ve herkese büyük şok yaşattı bu güçlenme sonucu.

Aslına bakarsanız son yıllarda MHP’nin yaşadığı yol ayrılıkları Türkiye ve MHP’nin menfaatine oluyordu çünkü Türkiye’nin yeni-geniş-çözümden yana-kapsayıcı-soft bir perspektife ve dile sahip olması gerekiyordu yeni dünya düzeninde.

Bu mantıkla Devlet Bahçeli ve MHP, herkese ve tüm karşıt söylemlere rağmen Türkiye Yüzyılı yolunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti ile kol kola yürümekten vazgeçmedi.

Dün gerçekleşen kurultay öncesinde yine bir kapı araladı Devlet Bahçeli ve kürsüden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şu özetle seslendi; “daha dur dosta ve düşmana karşı şimdi gidemezsin. Türkiye Yüzyılı’nın bize ihtiyacı var. Cumhurbaşkanı olarak burada olmalısın. Bunun için de elimizden geleni yapacağız…” 

Şu an nur topu gibi yeni bir seçim takvimi belirlenme çalışması var önümüzde anlayacağınız. Bu çağrıya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nasıl bir cevap vereceğini bekleyip göreceğiz elbette fakat ben bu cevabın olumlu yönde olacağını düşünüyorum.

Çanlar “Yeni Dünya Düzeni” için çalmaya başladığı andan bu yana “Türkiye Yüzyılı” ihtiyacı bir kez daha hız kazanmıştı. Fakat bu kez bir farkla; AK Parti ve MHP öncülüğünde açılan Türkiye Yüzyılı kapısına ilk kez tüm ülke destek veriyor…Zira Yeni Dünya Düzeni ayrışanların değil birleşenlerin güçleneceği kodlara sahip.

2016’dan bu yana Devlet Bahçeli’nin ve MHP’nin Türkiye Yüzyılı azmine, adaptasyonuna, katkısına ve bu adaptasyona içeriden gösterilen tepkinin nasıl bertaraf edildiğine dair kapsamlı notlarımın (ki çoğunu henüz paylaşmadım vaktinin gelmesini bekliyorum) beni yanıltmadığını şimdi bir kez daha görüyorum.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin fire vermeden tüm oyları alarak yeniden genel başkan seçildiği dünkü kurultaydaki konuşmasından öne çıkan mesajlardan anladığım iki başlık daha vardı elbette.

Yeni sivil anayasanın hayata geçirilmesi ve ülkede terörün bitirilmesiyle birlikte “toprak aidiyeti üzerinden vatandaşlık tanımının” güncellenmesine dair…

Dilerseniz bu başlıkları da önümüzdeki sürece saklayalım…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum