-
YRD DOÇ OĞUZHAN KAVAKLI
Tarih: 10-01-2020 10:17:00
Güncelleme: 10-01-2020 10:24:00
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Bayramı (Günü). Sosyal medyada mesajlar, temenniler, istekler sıralanıyor. Kimi "Gazeteciler Bayramı " kimisi "Gazeteciler Günü" diye adlandırıyor.
Bu arada, bana göre en güzel ve gerçekci "GAZETECI" tanımı; Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cem Ulucan'in temennilerinde yer alıyor. Cemin mesaji:
"Herkesin koşarak 'kaçtığı' yere koşarak gidenlerin günü kutlu olsun" şeklinde. Gayet sade ve mesleğin ruhuna dokunan ifade.
Söyle bir gözlerimi kapattığımda anımsadığım bir olay tam da bu tanımla örtüşüyor. Tercüman Gazetesi'nin Izmır Tesislerinin, Efes Otelinin karşı çaprazında olduğu eski binası, sol tarafına doğru uzanıyor, en sonunda da bir cam fabrikasının deposu bulunuyordu.Bir patlama sesiyle herkes sokağa döküldü. O dönemde gazetenin Bölge Müdürlüğünü rahmetli Muammer Övünç yapıyordu. Muammer Bey, heyecanla tek foto muhabirimiz Erdal Gondemi aratiyordu.Depodan toz-duman arasından Erdal Bey cıktı. Hep beraber şaşkınlıkla kalakaldık. Patlama 3-5 dakika önce olmuş ve Erdal Bey hemen patlamanın odağına suzuluvermisti. Bu sefer çıkışma sırası Muammer Beydeydi;
"Kardeşim, senin hayatının hicmi değeri yok.Hadi kendine acımıyorsun, çokluğuna çocuğuna da mı acımıyorsun. Sen içerdeyken ikinci bir patlama daha olsa ne yapacaktın! "
Rahmetli Erdal Ağabey, "Bir şey olmaz, bir şey olmaz..." diye geciştiriyordu, ama davranışlarıyla da hepimize bir ders veriyordu.Cem'in de belirttiği, "Herkesin koşarak kaçtığı yere, koşarak gidiyordu."
Işte gazetecilik bu...Nurlar içinde yat
Erdal Ağabey. Neler öğrettin bize.
Meslek aşkıyla ölümü hiçe saymayı,
-Gözünü budaktan sakınmamayi
-Gazeteciligin kutsal bir meslek olduğunu
-En doğru haber için, her zaman olayların merkezinde olmak gerektiğini.
- Olayları yaşamayan gazetecinin, okuyucusuna da yaşatamayacagini
...Ve daha neler neler.
212 SAYILI YASA
"Bayram" meselesine gelirsek; 5953 Sayılı Basın-Is Kanununda 212 Sayılı kanunla yapilan degisikliklerle gazeteciye yeni haklar sağlanması nedeniyle "BAYRAM" olarak kabul edildi.Hatta bu bayram, sendikalı gazetelerin toplu sözleşmelerine de girdi. Ancak zamanla yasanın anlamını yitirmesiyle 10 Ocak "Çalışan Gazeteciler Günü" olarak anılmaya başladı. Kabul etmek gerekir ki, yasa bu haliyle dahi, hâlâ gazeteciyi koruyan hükümler taşıyor.
Yasa yürürlüğe girdiğinde, gazete sahiplerinin yasayı protesto ederek 3 gün süreyle gazetelerini çıkarmamaları karşısında calisanlarin direnç göstermesi ve sonucunda iş barışının sağlanarak yayının devam etmesi anlamlı . O nedenlede bayram olarak kutlanması normal.
Bugün artık bu tarih, bayram değil geçmişin muhasebesinin yapıldığı bir gün. Tüm dünyada olduğu gibi demokrasinin göstergesi olan basinin zarar hanesi, her geçen gün genişliyor.Son bir yılda 200'e yakın gazete ve televizyon kapandı. Son 5 yılda tirajların yüzde 42, son 10 yılda yüzde 50 eridiğini belirtirsek;
Hele hele gazetecilerle işsizlik oranının 27.9 olduğunu söylersek, çok güç şartlar altında yapılan gazeteciliğin durumu hakkında birazcık da olsa bilgi vermiş oluruz zannediyorum.
Sürekli insanlık için çaba sarfeden medya bu durumu hiç haketmiyor. Hayatlarını ortaya koyarak görev yapan gazeteciler geleceklerinden emin olmak istiyor.
Zira basın birgün herkese lazım olacak...
- Hem günlerini, hem insanları bitirdi
- Basın İlan Kurumu’ndan Can Suyu
- ‘’Her sorunun çözümü SEVGİ ! ‘’
- Yoksa ENGEL-SİZ MİSİNİZ ?
- Grip Mevsimi Geldi
- Gençlerde zaman daha hızlı, yaşlılarda daha yavaş geçiyormuş
- Gazetelerle ilgili bir kötü, bir iyi haber
- Süt Saatimiz Geldi (!) Münasebetsiz Başkan
- Gazetecilerin Genel Kurulu 23 Haziran’da
- Yoksulluk sınırına 3 Asgari ücretlinin maaşı yetişmiyor
- ‘’Ceviz Adam Vah Vah Vah !’’
- Ramazan Şifa Ayıdır