içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Hem günlerini, hem insanları bitirdi

Bir yıl daha bitti; Dert, acı, ızdırapla döküldü takvim yaprakları...Hastalıklar tüm dünyayı mahvederken; bir gram bile gelmeyen korono virüsü bütün ülkelerde insanları dize getirdi.  2023’de ateşi sönse de, korku ve endişesi devam etti.. Demokrasi, özgürlük havarisi kesilen ülkelerin gerçek yüzü ortaya çıkdt. ABD’yi arkasına alan İsrail Filistin halkına kan kusturdu.

17 Canlı fay kırığı olan ülkemizde depremlerle sarsıldık. 11 ilimizde ardı arkasına gelen depremler bir bölgemizi yerle bir etti. İnsanlık alemi bitti.     

Bana göre en önemlisi medyayı tanıdık.Olayların aydınlatılması, daha iyi anlaşılması için referans olarak gösterdiğimiz Fransız Basını, İngiliz Basını, özellikle Amerikan Basınının güvenirliğinin kocaman bir sıfır olduğunu gördük. Dünya ölçeğinde değerlendirme yaptığımızda ‘’En doğru, en dürüst, gerçeklerden şaşmayan ve kendisini en fazla eleştiren basının’’ TÜRK BASINI olduğuna tanık olduk. İtiraf etmek gerekirse, zaman zaman acımasızca eleştirmeme rağmen, dünyayı görünce ülkemle gurur duyduğumu belirtmeliyim. Gazetecinin en önemli görevi, olayları takip edip, belgeleriyle en somut biçimde topluma aktarması gerektiği halde; gözleri önünde ceryan eden  vahşeti görmemezlikten gelen bir basına itibar etmek mümkün değil. Hele olayları tersine çevirmek (Kusura bakmayın) gazetecilik olarak tam bir edepsizlik. ’Tarihi, tekerrür olarak tarif ediyorlar, ibret alınsa hiç tekerrür edermiydi !’’ sözü, tam da bu günler için söylenmiş. Geçmişte, tarih sayfalarından okuduğumuz, insanlık adına utanç duyduğumuz tarihi olaylar, bugün misliyle tekrar ediyor. İsrail ismini her duyduğumuzda, bebeklerin katledildiği bir soykırım geliyor gözlerimizin önüne. Hastaneler, okullar, ibadethanelerin bombalandığı; korkuç cinayetlerden zevk alındığı, ABD Başkanının ‘’En kârlı ticaret’’ olarak tanımladığı savaşa, gerçek bir isyanla karşı çıkan sadece Türkiye. Dünya halkları nihayet karşı çıksa da yöneticileri kıllarını kıpırdatmıyor        

 Sovyetlerdeki savaşa, bir an önce sulhu sağlamak, dünyadaki etkilerini en aza indirmek için çaba sarfeden tek ülke TÜRKİYE. Uzun süredir  bitmeyen savaşın 2024’te de devam edeceği tahmin ediliyor.   

 PETROL VE SAVAŞ SANAYİİ    

Bu kadar kötü gelişmenin içinde ülkemiz açısından olumlu gelişmeler de oldu tabii. Petrol konusunda Akdeniz ve Karadeniz’deki olumlu gelişmeleri karadaki çalışmalar izledi. Savaş Sanayiindeki bilimsel çalışmalar göğsümüzü kabarttı. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını tamamlayıp 2.Yüzyıla girerken bütün olumsuzlukları bir kenara bırakıp geleceğe umutla bakmak istiyoruz.

 SON KRİZ     

Ülkemiz açısından son krizi Riyad’da yaşadık. Süper Kupa için Suudi Arabistan’a giden Fenerbahçe  ve Galatasaray’ın son anda protokola eklemek istedikleri maddeler kabul edilmeyince, her iki takım da sahaya çıkmayıp ülkemize geri döndü.

Suudi Arabistan yetkilileriyle Türkiye Futbol Federasyonu arasında, maçtan 15 gün önce protokole son şekli verilmesine rağmen, son gün yeni ekler yapılma isteğini Suudiler kabul etmedi. İstekler bizim açımızdanTüm futbolcuların üzerlerinde Atatürk resmiyle çıkması 100’ncü ylımızın vurgulanması ve Atatürk’ün ‘’YURTTA SULH, CİHANDA SULH’’ sözünün pankart olarak açılması idi. İstekler hepimizin arzuladığı şeylerdi. Uygulansaydı hepimizi de mutlu ederdi, ancak zamanlaması yanlıştı. Bana göre suçlusu federasyondu. Taraftarlar, takımların davranışını benimseyip hava limanına kadar karşılamaya gitti. Bu davranışları da güzeldi. En güzeli de ezeli rakiplerin elele vermesiydi.Yanlış olansa bu gelişmelerin siyasi malzeme haline getirilmesiydi.    

SONUÇ: HEY 2024, GEÇTİĞİMİZ YIL GİBİ OLACAKSAN HİÇ GELME !      

Sağlık, mutluluk, esenlikler dileklerimle…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum