içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

9 Eylül...İzmir'in Kurtuluşu... Kimden?

Yunanlılardan mı Yoksa İngilizlerden mi?  Çanakkale de İngiliz Kraliyet savaş gemileri vardı bizi ablukaya almışlardı, Teslim olun diyorlardı.... Şimdi Dost ve Müttefik olmuşlar.

İstanbul'u işgal edenler de İngilizlerdi…

Hani derler ya "ben de bu kuyruk acısı varken..."  o günleri dedelerim ninelerim yaşadı, acısını onlardan dinledim... Çok zor şartlara maruz kalmışlar. Derme çatma yapılan sığınaklarda yaşamışlar…Yunan Polatlı'ya kadar gelmiş, halk panik! Ancak kararlı ve inançlı. Şükür 9  Eylül'de zafer bizim oluyor. Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının ve tabii ki halkın desteğiyle…

Yunan kaçarken köyleri yakmış, köylerde yaşayan Türkler canlarını zor kurtarıp dağlara kaçmışlar, evlerinin ahırlarının yanışını acı ile seyretmek zorunda kalmışlar. İzmir ve çevresi harabeye dönmüş.

Yunan ordusunun geri çekilirken Batı Anadolu’da geride bıraktığı manzarayla ilgili olarak İzmir’in kurtuluşundan sonra İsmet Paşa’nın Vakit gazetesi muhabiriyle görüşmesindeki ifadelere yer vererek; “Yunan ordusunun Anadolu’da yaptığı yıkımın bir milyar altın lira kadar olduğunu, Anadolu’da 250.000 evin Yunanlılar tarafından yakıldığını, yapılacak ciddi bir tahkikatta daha pek çok zararın ortaya çıkacağını” belirtmiş ve “geçtiğimiz yerlerde harabeler gördük. Zaferin neşesini duyamadık. Aman İzmir’e olsun sağlam girelim; elem duymayalım dedik; ne çare; kader, olmadı” demiştir. (Bakınız Meclis kayıtlar. Bunları niye anlatıyorum yeni nesil tarihi bilsin eski nesil hatırlasın diye .. Kim dostumuzdu, kim düşmanımızdı bilinsin diye…

Gençler sadece İnkilap tarihi derslerini dolayısıyla sadece Kurtuluş savaşını okuyor. Oysa Birinci dünya savaşı vardı hemen öncesinde bizi Kurtuluş Savaşına sürükleyen…

Onlarca kilometrekarelik toprak kaybettik... Bu konuşulmuyor....

Hani kötünün iyisine razı olun deniyor, Canınızı kurtardınız buna şükredin deniyor...Sanki kaybettiğimiz topraklarda yaşayanlar bizim halkımız değil miydi ....

Orada zulüm görenler baskı görenler bizim halkımız değil miydi?

Bulgaristan'da 1912 yılında cephe açıldığı için Trablus'u bırakıp Anadolu'ya dönmek zorunda kalmamış mıydı Gazi Mustafa Kemal?.. Asıl cephesi bugünkü Libya değil miydi ? Hani şu İtalyanların işgal ettiği topraklarımız.

Evet gençler Libya, Suriye, Balkanlar, Kıbrıs'ın tamamı ve daha nice bölgeler…Hepsi bizimdi...hepsini kaybettik....Kıbrıs'ın yarısını Sayın Bülent Ecevit ve Erbakan'ın emri ile 1974 harekatı ile aldık…

Açın vikipedia'yı birinci dünya savaşı için ne yazıyor bakın…

"Savaşın sona ermesiyle büyük emperyalist güçlerden dördü olan Almanya, Rusya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmparatorlukları tarihe karışmıştır. Bunlardan Alman ve Rus İmparatorluklarının halefleri çok büyük toprak kaybı yaşamış; Avusturya-Macaristan ile Osmanlı İmparatorlukları ise tamamen parçalanmışlardır." diye yazıyor.

Vikipedia Osmanlı için emperyalist güç demiş dikkatinizi çekti mi?  Osmanlı aldığı topraklardaki halkı hiçbir şey için zorlamamıştır sadece bazı gruplardan vergisini almıştır o da devlet olmanın gereğidir…Dinlerine ve kültürlerine müdahele etmemiştir. Oysa asıl emperyal olan İngilizler değil mi? Dünya alem bilmiyor mu sömürge devletlerini… Kenya, Hindistan  vb gibi. Keza Fransa ve sömürgeleri alın en yakın Cezayir, Ruanda…

Evet Osmanlı tamamen parçalanmış elimizde sadece Anadolu kalmıştır.

Osmanlı Devleti'nin en geniş topraklara sâhip olduğu dönemde 6 978 356 Km2 toprağı vardı. Nüfuzu altında yani sözünün geçtiği coğrafya ise 16 150 000 Km2 idi.

 Bugün 814 578 Km2 dir. Yani "Devede kulak"  kadar kalmış…

 6 162 778 Km2 toprak kaybetmiştir.

Birinci dünya savaşından önce ilk kaybettiği cephe de hepinizin malumu Trablusgarp'tır. Zira Balkanlar hareketlenmişti,  kurtarmaya öncelik verilerek Mustafa Kemal'e görev yerini bırakıp yardıma gelmesi emredilmiştir.

Osmanlı I. Dünya savaşında Irak, Suriye, Ürdün, Lübnan, Filistin, İsrail ve Arabistan topraklarını kaybetmiştir. Hicaz- Yemen cephesinde Fahrettin Paşa Medine savunmasındaki başarılarından dolayı "Çöl Kaplanı" unvanı almıştır.

Yani gençler! "biz kimiz ki?", " Türkleri kim tanır ki?", "Müslümanlar neyi başarmış ki?" gibi sözlerin etkisinde kalmayınız... Bu sözler kültür asimilasyonu için ortaya atılmış sözlerdir.

Selam ve sevgiler…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum