ZÜMRÜT AYSUN CABA

"Oyuncak bebeğin gözleri birden bakmaya başladıysa canlandı mı demek? "

Böyle bir sorunun sayın google' a sorulacağı aklıma hiç gelmezdi. Sizin gelir miydi?  Hiç sanmıyorum.

Ancak bu soru yanımda google a soruldu. Gerçekten soruldu. 8 yaşındaki iki kız çocuğu tarafından

Anlaşılan o ki google'a,  anne babaya veya bir büyüğe sorulacak sorularda soruluyor.

Bizim nesil yemek tarifi yol tarifi sorardı. Bir de sınav tarihlerini ve tatil tarihlerini sorardı.

Bizden sonraki nesil otobüs, tren saatlerinden tutunda, tuttuğu takım oyuncularının istatistiklerine kadar sorabildi.

Bu nesil bahsettiğim soruyu sordu... Yani oyuncak bebek canlanmış mı diye merak etmiş..

Bir sonraki nesil yapay zekaya kim bilir nasıl sorular soracak?

Hayatımız nereye evriliyor. İletişimimiz düşüyor mu?

Hayatımızın ta içine kadar taşınan yapay zekaya gerçekten bu kadar bağımlı mıyız?

Yada yapay zekayı hayatımızdan çıkarmaya kalksak kaç gün dayanabiliriz?

70 yaşındaki  kadınlar da dahil pekçok kişi artık kahve telvesinin resmini çekip fal soruyor, astrolojiye merak salanlar ve bunu yapay zekadan öğrenmek isteyenler de hayli fazla.

Bankacılık işlemleri zaten pekçoğumuzun yapay zeka üzerinden yaptığı işlemler.

Ancak malumunuz yapay zeka ne verilirse o kadar söz, sahibidir. Yani inisiyatif almak gibi bir durumu söz konusu değildir.

İnsanlar gibi üç beş kuruş eksik kaldığında "canın sağolsun" diyemez. İlla ki tam para ister. Borcunu sadece  bir kaç saat geciktirsen gün bitti,  bir gün gecikti olarak değerlendirir ve hemen izleme listesine alır.

Yapay zeka gözlerinin içine bakarak gülümseyemez, acını anlayamaz..Telaşını hiç anlamaz…yoruldun mu hasta mısın anlayamaz, sana merhamet gösteremez. Çocuklara şefkatli davranamaz…

Örnekleri çoğaltabiliriz.

Gelin yapay zekaya bu kadar bel bağlamayalım..

İnsanlık bizde kalsın!