-
DR SİNE ARAS AKTEN
Tarih: 09-06-2025 14:35:00
Güncelleme: 09-06-2025 14:35:00
Kendi kendime sorarken buldum kendimi trende..
Hakkını aramak değil, hakkının çiğnenmesiyle yüzleşmek…
Hem de bunu yaparken medeni ve hukuki kalmak.
Bu, çağdaş insanın en ince sınavlarından biridir. Hukuksuz Bir Dünyada, Hukukla Kalarak Direnmek Mümkün mü? Bazen mesele hakkını bilmemek değil, bildiğin hakkının göz göre göre yok sayılmasıdır. Bu bir dava değil artık, bir adalet boşluğudur. Kişi bilir ki haklıdır ama sistemde karşılık bulmaz. Bu çürüme, insanı ya içten içe tüketir ya da onu kabuğundan çıkarır. Ancak medeni bir insan için adalet arayışı, barbarlıkla değil, ilke ve sabırla mümkündür.
Mümkün mü?
Nasıl olacak ?
Hukuki Bilgiye Sahip Olmak = İlk Savunma Hattı kurmalı.. Bir hakkı aramak için önce onu tanımak gerekir. Sistemler yozlaşsa bile, hukuk bilgisi kişiyi pasif kurban olmaktan çıkarıp aktif hak öznesi yapar.
Bilmek, başlı başına bir güçtür.
Bilgi, yoz düzenin en istemediği silahtır. Kayıt Tutmak ve Belgeleme Sanatı işe yarar mı? Hukukun çiğnendiği bir düzende, belge tutmak hem kişisel direnişin hem gelecekteki hesaplaşmanın temelidir. Video, ses, yazılı delil, tanık bunlar hukuk devletinin zeminini zorlama yollarıdır.
Hafıza adaletin tohumudur. Unutma, çünkü sistem unutmanı ister. Dava Açmak Yetmez, Toplum Oluşturmak Gerek! Tek başına hak aramak, sisteme karşı yalnız kalmaktır. Ama sivil toplum örgütleri, bağımsız gazeteciler, barolar, akademik çevreler, uluslararası kuruluşlarla kurulan bağ, mücadeleyi güçlendirir.
Yalnız haklı olmaktan daha güçlüsü: birlikte haklı olmaktır. Şiddetsiz Direnişin Gücü şiddetle bastırılsalar bile? Tarih, medeni ama kararlı duruşların neleri değiştirebildiğine tanıktır. Gandhi, Rosa Parks, Berkin Elvan’ın annesi, Gezi Parkı’ndaki kitap okuyan gençler… Şiddete bulaşmadan sistemin aksaklığını göz önüne sermek, hukuksuzluğa ayna tutar.
Bazen en büyük isyan, yerinden kıpırdamamaktır. Uluslararası Hukuku ve Basını Kullanmak Birçok ülkede iç hukuk yolları tükense bile, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi gibi merciler ses olmaya devam eder. Ayrıca uluslararası basına yansıyan bir hak ihlali, iç sistemlerde yarattığından daha büyük bir etki doğurabilir ki onların da tutumları ikicikli olabiliyor…
Sesini duymuyorlarsa, yankı yapacak başka duvarlar aramak…İçeriden Değil, Yüksekten Bakabilmek Bu adaletsizlikle kişiselleşmek kolaydır. Ama medeni insan için asıl mesele, kendi vicdanını ve duruşunu kirletmeden bu dünyada kalabilmektir. Kinle değil, adalet arzusuyla mücadele etmek gerekir. Çünkü kin büyür, ama adalet iyileştirir.
Kazanmak, her zaman bir mahkeme kararı değildir. Bazen kendini bozmadan kalabilmektir zafer. Hukuksuzluğa karşı medeni kalmak, zayıflık değil, derin bir direnme biçimidir. Bugünün hukuku yozlaşabilir. Ama yarının hukukunu yazacak olanlar, bugünkü kararlı, sabırlı, şiddetsiz hak arayıcılarıdır.
Unutmayalım ki… Adalet bazen yavaş yürür, ama o yürüyüşe eşlik edenler tarihin onurlu tarafında kalır. Demem o ki… Var yolları…
Toplumdaki ‘niyetten’ haber verin..
Değişim niyeti gibi…
Niyetimiz ne?
- Arsızlık ve Yüzsüzlük Üzerine…
- Kadın Ya Örtülüyor Ya Soyunduruluyor Kararı Hep Başkaları Veriyor
- Kadın Ya Örtülüyor Ya Soyunduruluyor Kararı Hep Başkaları Veriyor
- Gerçekten Sevdiysen, Kayıp Yoktur Dönüş Vardır….
- Renklerin Tarikatı
- Sessiz Organ: Nefrolojinin İçindeki İnsan
- Hemodiyaliz: Haftada Üç Günlük Hayatlar
- Periton Diyalizi: Vücudun İçindeki Deniz
- Sessiz Ortaklık
- İdrarın Hafızası
- Kreatinin: Zamanın Yoğunluğu
- Önce Etiketleri Düşür, Sonra İnsanlığı Yücelt