içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Allah Devletimizi Daim Muzaffer Kılsın Halkımızı Korusun

Bu satırları kaleme aldığım sırada hepimizi derinden sarsan, Kahramanmaraş merkezli, 10 ilimizde etkili olan deprem haberiyle sarsıldık. Hem devletimizin hem de ferasetli vatandaşlarımızın şefkatli kolları o illerimize anında uzandı. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.

Başımız sağ olsun…

Allah böyle acıları ülkemize bir daha göstermesin inşallah. Bu vesileyle uzmanlık alanım olan esnaf ve sanatkar temsilcilerine seslenmek istiyorum, şimdi hepiniz birkaç gün sonra bu acı günü sebep gösterip esnaf ve sanatkarın kredi, vergi, prim gibi borçlarının ertelenmesini talep edeceksiniz ki, doğru bir yaklaşımdır. Ancak, bunanla birlikte esnaf teşkilatlarından ve kredi kefalet kooperatiflerinden aldığınız maaş ve huzur haklarından, en azından bu acılar hafifleyinceye kadar vazgeçmenizi bekliyorum ki, esnafa hizmetinizi anlayalım…Sonra; bizi rencide ediyorsun diye bana ağlamayın!

Bu acı olayı yaşarken bir yandan da kendimi ülkemizin bekasını ilgilendiren gündemi değerlendirmek zorunda hissettim.

Yakın geçmişimizde Irak ve Libya halkı Avrupa ve Amerika’nın oyununa gelerek içlerindeki hainlerin destekleriyle Saddam’ı astılar, Muammer Kaddafi’yi de kestiler. Gelinen noktada bu devletlerin ve halklarının hali durumu malum! İçlerindeki hain destekçilerin oyununa gelip emperyalist şer güçlerin ekmeğine yağ sürmeselerdi bu devletler bugün bölgemizde birer otorite olmayı sürdürecekler, binlerce insan ölmeyecek Devletleri de bölünmeyecekti…

Yirmi iki milyon metre kareye hükmeden ecdat Osmanlıdan altmış devlet çıkartan ve 780 bin metrekareye Türkiye’ yi sıkıştıran bu hain devletler maalesef içimizdeki bizden hainleriyle bu 780 bin metrekareyi de bölme Irak ve Libya benzeri istikrarsızlık yaratma peşindeler…

Kendileri kimyasal silahın her türünü ve atom bombasını üretecekler, Saddam kimyasal silah kullandığı için, Kaddafi de Avrupa ve Amerika’ya kafa tuttuğu için istenmeyen adam ilan edilip başlarına bunlar gelecek! Bugün de benzer senaryoları cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan için devreye sokmaya çalışıyorlar, tabi ki içimizdeki bizden olan hainlerle birlikte…Erdoğan diktatör veya kral demelerinin sebebi dünya beşten büyük deyip, ecdat toprağı ülkelerde oynanan oyunlara kafa tuttuğu yüzlerine çarptığı için istenmeyen kişi olmuştur…

14 Mayıs seçimlerinin Avrupa ve Amerika’yı yakından ilgilendirmesi boşuna değildir. Türkiye’de yapılacak olan 14 Mayıs seçimleri, bu Devletlerin Türkiye’ye karşı tutum ve davranışlarını, koro halinde otorite olan gazetelerinde ülkemiz aleyhine çıkan çirkin haberler ve Tayyip Erdoğan’a karşı edep dışı saldırılar tesadüf de değildir, Irak ve Libya için oynanan oyunlar günümüzde Türkiye için de oynanmaktadır.

Erdoğan seçimle gelir seçimle gider, bunun kararını da Türk halkı verir bu ne Amerika’yı ilgilendirir ne de Avrupa’yı ilgilendirir. Hal böyleyken şımarık emperyalist Devletlerin Türkiye’ye ayar vermeye çalışması göz ardı edilmemeli halk uyanık olmalı Irak ve Libya halkı gibi oyuna gelmemelidir…

Söz konusu devlet yetkilileri ve sesleri olan yazar ve çizerlerinin ülkemiz aleyhine kaleme aldığı makalelere baktığımız zaman her şey anlaşılmaktadır…Millet olarak   aklımızı başımıza almamız   rozetleri bir kenara atmamız gerekmektedir...

Irak işgali kimyasal silah, Libya’daki de diktatör bahanesi idi, diktatör dedikleri Kaddafi işsizine iki bin 500 Dolar maaş veriyordu. Irak halkının bu günkü gibi can güvenliği endişesi yoktu, refah düzeyi bugünden bin kat daha iyiydi…

Türkiye için bugün oynanan oyunlar o günler aynen o devletler içinde oynanmıştı, koro halinde basınları bugün Türkiye hakkında ne yazıyorsa o günler de Irak ve Libya için de yazmışlardı.

Konsolosluklarını kapatan dokuz ülke sözüm ona müttefikimiz NATO ülkesi. Dünya basınında ülkemiz için entrika yazılar da NATO ülkeleri basınlarından. İngiltere’nin otorite gazetesi olan The Guardian Gazetesi Erdoğan’ı Avrupa’nın düşmanı ilan ederek cezalandırılması gerekir diyor; ABD’ li  Foreign Policy dergisinde çıkan bir yazıda Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ ın büyük bir seçim yenilgisiyle iktidardan düşeceğini ancak düşüş esnasında Türkiye’nin kan gölüne döneceğini iddia ediyor; The Economist Dergisi kapağına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğrafını koyarak “Türkiye’nin yaklaşan diktatörlüğü” başlığını atıyor ve  ahlaksızca hakaret ediyor;  Almanya’nın otorite haber dergisi Stern’in baş yazarı Erdoğan’ı hedef alarak “Brandstifter Erdoğan” Türkçesi “Kundakçı Erdoğan”başlığıyla haddini aşarak hakaret ediyor. Oysa biz asıl kundakçının faşistlerin kundak eylemlerini cesaretlendiren Almanya olduğunu gayet iyi biliyoruz.

Benzeri onlarca edep dışı yorum ve hakaretleri görebiliriz, bu şeref yoksunu ülkelerinhedefi görünürde sayın Cumhurbaşkanımız olsa da esas hedef Türkiye’dir…Bu şerefsiz ve edepsizlere karşı susan muhalefet liderlerini esefle kınıyorum, Türkiye’de istikrar bozulursa bu bey zadeler o taviz verdikleri devletlerin istediği gibi bu ülkeyi idare edeceklerini sanıyorlar ise o koltuklarda rahat oturamayacaklarını bilmeleri gerekir.

Anadolu da bir söz vardır,‘toplu köyü top dağıtmaz’ diye. Ölüme Allah Allah diye giden tek millet Türk milleti ve Türk Ordusudur bu ülkeye kimse ayar veremez, bu saatten sonra da ağa babalarının borusu bu ülkede ötmez…

Emperyalistlerden ‘aferin’ bekleyenler ile hazırladıkları ortak metni yabancı büyükelçiye redakte ettiren müstemlekelerin kulağına küpe olsun.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum