-
MÜJDAT ÇOBANOĞLU
Tarih: 18-07-2022 09:33:00
Güncelleme: 23-07-2022 10:35:00
Tepecik İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşanan trajikomik bir olay yaşandı. Bu durumdan ders çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum.
Bir hafta önce Covid-19 randevusu aldık. Aşı olmak için gittiğimizde, ne görelim, ilk başvuru barkod no alınan tek bir ekran yüzlerce kişi sırada ve en ilginç olan ise Covid-19 olup olmadığını öğrenmek için yapılan test ile Aşı olmak için kayıt sırası aynı sıra. Öksürenler tıksıranlar aşı sırası kaydında sağlamsa hasta oldu demektir.
Düşünün yaşlı teyzeler, dedeler, çocuklar aynı sıradayız ve bunu sıradayken zaman geçtikten sonra anlıyorsunuz .
İki veya daha çok bilgisayar ve kayıt elemanı ayrı sıraların olması çok mu zor, halkımıza hergün beyanatlar veren doktorlarımız sağlıkçılarımız bu durumu içlerine nasıl sindirirler.
İşin diğer ilginci sıradayken öğreniyoruz, Aşı olmak isteyen insanlar Bozyaka ve diğer hastaneler de Tepecik hastanesine yönledirdiklerini...Buradaki sırada her aşı olmak isteyenlerin 10-15 kişi arasında bir Covid-19 testi olmaya gelen olduğunu düşünürsek işin vahametini hep birlikte düşünelim.
Başhekim mi tek tek bölümleri denetlemesi gerekiyor? İl Sağlık Müdürü mü? Sağlık Bakanı mı? Ülkemizin en zeki insanları olarak düşündüğümüz sağlıkçılarımız bu kadar basit bir önlem konusunda neden proaktif olmazlar. Saysak bölüm Başkanı, yardımcısı onun yardımcısı sekreteryası vs.vs. en son aşı yapan personele kadar çözüm üretme becerisine sahip mi değiliz. Yoksa önemsemeyip hasta ile aşı olmaya gelen insanları koyun gibi sıraya almak mıdır marifet.
Sırası gelmişken hipokrat yemini etmiş İnsan hayatının en önem arzeden meslek doktorluk grevlerle mi insan hayatını koruyacaklar...!
15-20 yıl önce böyle devasa modern hastaneler yoktu. Ameliyathaneler modern değildi. Bu kadar çok Mobil Ambulanslar, Uçak Ambulanslar, Helikopter Ambulanslar, Tanılama cihazları röntgenler, ilaçlar, araç gereç yoktu, İnsana verilen değer vardı. Meslek aşkı, mesleğine olan saygı, özveri vardı, dolayısıyle bence doktorlarımıza ve sağlık çalışanlarımıza dönen bir saygı sevgi vardı diye düşünüyorum.
Sağlık çalışanlarımız da bizim insanımız, akrabalarımız var, dostlarımız var. Bizim içimizden çıkan insanlar. Her meslek grubunda olduğu gibi işlerini iyi yapanlar var yapmayanlar var. Buradaki en can alıcı nokta İNSAN HAYATI.
Bu Covid-19 derdi ülkemizden bir türlü gitmedi bu gidişle de gitmeyecek gibi gözüküyor.
Artan vak'a sayıları kurallara uymayan insanların vurdumduymazlığı, yöneticilerin beceriksizliği işine olan ilgisizliğinin zararını maalesef ilgili kişiden çok, başkalarına verdiği zararlar genç, yaşlı demeden birçok canımızı, değerimizi bizden alıyor hergün toprağa vermemizin yanında milyarlarca TL işgücü kaybı,hertürlü eğitim/ öğretim, üretim kaybı, en önemlisi yetişmiş insan gücü kaybı yaşamak zorunda bırakıyor.
- Hiçbir Başarı Tesadüf Değildir
- Ramazan: Ruhu Temizleyen Bir Ay
- İnsanlığın Acı ile Kendi Kendini yok etmesi.
- Evlatlar Vakıf ve Dernekler Gönül dostları sayesinde Çaresiz değiller
- Bir Masa Bir Sandalye'den 12.500 Öğrenciye
- BRİCS mi AB mi, AB'nin Türkiye'yi kaybetme Lüksü
- Yapay Zeka
- Yapay Zeka Dünya da ve Türkiye de Hız Aldı !
- DIŞ GÜÇLER, TÜRKİYE’Yİ RAHAT BIRAKMIYOR!
- ENERJİ 'Sömürü' Savaşları
- 11 Ayın Sultanı Teravih Namazlı Geceler!
- Tesla, Haarp, Deprem ve Galileo!